21:07 - EMEKLİLER 1 MAYIS’TA ALANLARDA
19:12 - SALGINDA GÜNLÜK TABLO
18:43 - UĞURTAN SAYINER TABURCU OLDU
10:28 - İZMİR’DE TEPKİ ÇEKEN YASAK
16:55 - DİSK’TEN AÇIKLAMA “ACIMIZ BÜYÜK”
11:35 - İŞÇİ SINIFININ ACI GÜNÜ
13:45 - CHP’DE 105 BAŞKAN ADAYI BELLİ OLDU
10:59 - AZİZ KOCAOĞLU ADAY OLMAYACAK
09:50 - KILIÇDAROĞLU 04.00’TE KONUŞTU
06:57 - REİNA KATİLİ YAKALANDI
20:18 - BAYKAL’DAN TBMM’DE TARİHİ UYARI
12:04 - CHP’Lİ BAŞKANLAR REİNA’NIN ÖNÜNDE
19:27 - KILIÇDAROĞLU’NA SUİKAST UYARISI
09:33 - KLIÇDAROĞLU’NDAN NET YANITLAR
O Yılmaz bir devrimciydi.
Hukukun, insan haklarının, demokrasinin, emekçilerin savunucusuydu.
Asla kimsenin adamı olmadı
Karanlığa karşı aydınlığı, faşizme karşı demokrasiyi, hırsızlara karşı dürüstlüğü, emperyalizme karşı bağımsızlığı, patronlara karşı emekçiyi satılık ve yandaş medyaya karşı özgür ve bağımsız medyayı ve her zaman NAMUS’u savundu.
Bugün de bize yol göstermeye devam ediyor…
DÜN NE DEDİYSE BUGÜN GERÇEK OLDU
Uğur Mumcu sadece Cumhuriyet’teki “GÖZLEM” köşesinde yazmakla kalmamıştı. bugün de başvurup aydınlandığımız kitaplarını bizlere emanet etmişti. Mumcu’nun kitapları; Suçlular ve Güçlüler (1975), Sakıncalı Piyade (1977), Bir Pulsuz Dilekçe (1977), Büyüklerimiz (1978), Çıkmaz Sokak (1979), Rabıta (1979), Tüfek İcad Oldu (1980), Silah Kaçakçılığı ve Terör (1981), Söz Meclisten İçeri (1981), Ağca Dosyası (1982), Terörsüz Özgürlük (1982), Papa-Mafya-Ağca (1984), Sakıncasız (1984), Devrimci ve Demokrat (1985), Liberal Çiftlik (1985), 12 Eylül Adaleti (1987), Bir Uzun Yürüyüş (1988), Tarikat-Siyaset-Ticaret (1988)
7 Ocak 1993 tarihinde “Mossad ve Barzani” isimli bir yazı yazdı. Bu yazısında Barzani, CIA ve Mossad arasındaki bağlantılara değindi ve yazısını şöyle bitirdi: “Kürtler sömürgeciliğe karşı bağımsızlık savaşı yapıyorlarsa ne işi var CIA ve MOSSAD’ın Kürtler arasında?” “Yoksa CIA ve MOSSAD, anti-emperyalist savaş veriyorlar da dünya bu savaşın farkında değil mi?”
İşte Uğur Mumcu böyle bir yurtseverdi.
Uğur’suz 21 yıl oldu…
Uğur’suz günler yaşadığımız bugünlerde O’nu daha çok arıyoruz.
Ağıt yakmak yerine O’nun gösterdiği gerçeklerle mücadele azmimizi pekiştirerek karanlıktan aydınlığa çıkmak boynumuzun borcudur.
Uğur Mumcu’nun anısı önünde saygıyla eğiliyor ve minnetle anıyorum.