İstanbul Milletvekilimiz Ferit Mevlüt Aslanoğlu’nu zamansız kaybettik.
Onsuz geçen 40 gün…
Mevlüt ağabeyi kaybettiğimiz ilk günden itibaren yazmak istedim ama başaramadım. Onu nasıl anlatayım ki, nereden başlayayım nerede bitireyim. Ama onsuz geçen 40. Günde yazmak şart oldu.
Bu yazı aynı zamanda Mevlüt ağabeye bir vefa borcudur diye düşündüm.
MEVLÜT BABA İLE ÜÇ YILIN ÖZETİ:
İki dönem CHP Malatya Milletvekili olan Ferit Mevlüt Aslanoğlu 2011 seçimlerinde İstanbul üçüncü bölgeden parlamentoya girdi.
Aynı seçimlerde Milletvekili seçilen Sayın Süleyman Çelebi Mevlüt ağabey ile ayrılmaz bir ikili oldular. Haftanın dört günü seçim bölgelerinde birlikte çalıştılar. Ayak basmadıkları Mahalle, Cadde ve sokak kalmadı.
Ben de kendisini bu üç yıllık dönemde tanıdım. İki çalışkan Milletvekilini adım adım takip ettim, neredeyse sözlerini bile ezberledim.
SÜLEYMAN ÇELEBİ İLE GÖREV BÖLÜŞMELERİ…
Üç yıl süresince en yakın çalışma arkadaşı CHP İstanbul Milletvekili Süleyman Çelebi ile birlikte üçüncü bölgede bulunan 13 ilçeyi karış karış gezdiler. Programların yoğun olduğu günlerde Mevlüt bey Çelebi’ye “Başkan sen şu programlara git ben de diğerlerine gideyim” derdi. Her gittikleri programlarda birbirlerinin selamlarını iletirlerdi. Esnaf gezileri ise daha hareketli olurdu. Mevlüt bey yanına partilileri alıp caddenin bir tarafından Çelebi ise diğer taraftan işyerlerinde esnafların sorunlarını dinlerdiler.
“TAMAM BABAM”
Mevlüt ağabeye kim hangi sorununu söylerse yanıtı şu olurdu. “TAMAM BABAM…” uzun süredir yaşadığı sağlık sorunlarına rağmen her zaman halkın içinde oldu. Yetişebildiği kadar hiç bir daveti ve etkinliği kaçırmadı.
Bu arada Meclisin de en devamlı ve en çalışkan milletvekillerinden biriydi. Mecliste Plan ve Bütçe Komisyonu üyesiydi. Sabah saatlerine kadar partisini başarıyla temsil ederdi. Kendi seçim bölgesi başta olmak üzere Türkiye’nin dört bir tarafından gelen istekleri sonuna kadar takip eder ve sonuç alırdı.
MUHTARLARIN MUHTARIYDI…
Mevlüt Aslanoğlu Muhtarların sorunlarını da yakından takip ederdi.
Sayısız muhtarın telefonunu ezbere bilirdi. Muhtarlar ona “Muhtarların muhtarı” derdi.
EYLEMCİ MİLLETVEKİLİYDİ
Mecliste ve komisyonlarda görüşülen her yasa tasarısında mağdurların sesi olan Mevlüt Aslanoğlu kimi zaman pankart açtı, kimi zaman kendini zincire vurdu, kimi zaman yere oturdu ama sesini duyurdu.
Ve o yorgun kalbi 16 Mayıs günü Saat 01.30’da durdu…
Hakkını helal et Mevlüt Baba…

EMEKLİLERİN KIRMIZI KARTI