Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı sofrasında, Mehmet Şevket Eygi, Ertuğrul Düzdağ, Kadir Mısıroğlu, Rasim Özdenören, Mesut Uçakan, Hasan Çelebi, Yavuz Bahadıroğlu, Hasan Celal Güzel, Vehbi Dinçerler ve Hasan Aksay’ı ağırladı.

Buraya kadar her şey normal görünse de ülke kan ölüne dönmüş, 40 gündür hükümet kurulamamış, bürokrasi, ekonomi ve dış politika kilitlenmiş. Böyle bir ortamda Cumhurbaşkanı’nın gündemi bu mu olmalı diye sormak hakkımız ancak konuyu farklı kılan başka bir ayrıntı var.
ATATÜRK’E HAKARET EDEN BAŞTACI OLUYOR!
Özellikle 13 yıllık AKP İktidirarı döneminde “Atatürk’e hakaret ve küfür etmek, Cumhuriyet rejimini karalamak” siyasette ve bürokraside yükselme ölçüsü sayıldı. Üstelik bu bir iddia değil. Sayısız örnekleri var.
ERDOĞAN’IN DAVETLİSİ: “ATATÜRK DÜŞMANI”

Yukarıda isimlerini saydığımız “Cuhurbaşkanı sofrasının” davetlileri arasında bir isim o makamdaki kişiye “fikren” yakışsa da etik olarak yakışmıyor. O isim ise: Kadir Mısırlıoğlu…
MISIROĞLU NELER DEMİŞTİ
A Haber kanalında yaptığı tarih programlarıyla bilinen İslamcı yazar Kadir Mısıroğlu’nun Atatürk’e yönelik tepki çeken ifadelerinden bazıları şöyle:
Resmi Facebook hesabından 10 Kasım 2014’te yapılan paylaşımda, “10 Kasım’da saat 09:05’te kenefe (tuvalete) gidin” diye yazdı.
“Kemalizm İslam dinini reddetti. Atilla Oral’ın Sansürlenen Atatürk Mektubu kitabında biz öğrencilere İkra (oku) safsatasını mı okutacağız diyor. Lise tarih kitabı yazılırken Türk Dil Kurumu bu bölümü sansürleyip yayınlamadı.”
“Yunan harbi olamasaydı şöyle olurdunuz böyle olurdunuz. Atatürk bizi kurtardı sözleri doğru değil. Böyle bir şey yok. Bunun adı Milli Mücadeledir. İstiklal harbi değil. Cidar-ı Milli’dir bunun adı. Millet kendi kendini kurtardı ve o başarı sonra bir kişiye mal edildi. Eskiyi kötülemek yeniyi ayyuka çıkarmak için yapılan mübalağaydı. Ne İstiklal Marşı’na İstiklal Marşı, ne de Yunan harbine istiklal harbi demek doğru değildir.
“Budizm diye bir din var, putçu bir dindir. Uzak Şark’ta. Ben iddia ediyorum, Buda’nın heykelinden fazla Mustafa Kemal’in heykeli vardır bu ülkede. Bu ne menem bir şeydir, başka milletler büyük adam yetiştirmediler mi?”
“…Bu putçuluk. Hangi kahramanın ölüm yıldönümünde bu kadar insanı trafikte durduruyorlar. Ben Mustafa Kemal’i sevmeye mecbur muyum? Ben adam değil miyim, farklı düşünemez miyim?”
Bu kadar özet bile bu adam denilen yaratığın niyetini ve yapısını ortaya koyuyor.
CUMHUBAŞKANI BİLMEZ Mİ?
Peki bu yazılanları Erdoğan’ın okumadığı veya bilgi sahibi olmadığını düşünebilirmisini? Elbette ki hayır. Bilerek ve kasten o sofraya davet etmesinin nedeni çok açık.
CHP: “SARAYIN BİR SOYTARISI EKSİKTİ”
CHP Grup Başkanvekilleri Özgür Özel ve Levent Gök, “Cumhurbaşkanlığı Sofrası”na davet edilen isimlerden Kadir Mısırlıoğlu’na dikkat çektiler. Grup Başkanvekili Özgür Özel,
“O masaya bir soytarıyı oturtmak, Atatürk’ün böğrüne hançer vurmaktır” dedi. Levent Gök de “Böylesine Atatürk’e hakaret eden birini davet etmesi, Cumhurbaşkanı’nın nasıl bir düşünce yapısı içinde olduğunu açıkça gösteriyor. Cumhurbaşkanı, kendi rolünü Atatürk’ü unutturmak olarak belirlemiş” diye konuştu.
CUMHURBAŞKANI GÜNDEM DEĞİTİRİYOR!
Yaşananlara baktığımızda siyaset bir tarafa, güncel ve can yakıcı gelişmeleri tartışmak ve çözüm bulmak yerine kısır döngü içinde zaman kaybettiğimizi görüyoruz. Bunların yanı sıra Cumhurbaşkanı ve Başbakan’ın sorumlu olarak gösterdikleri tek adres ise muhalefet…

EMEKLİLERİN KIRMIZI KARTI