21:07 - EMEKLİLER 1 MAYIS’TA ALANLARDA
19:12 - SALGINDA GÜNLÜK TABLO
18:43 - UĞURTAN SAYINER TABURCU OLDU
10:28 - İZMİR’DE TEPKİ ÇEKEN YASAK
16:55 - DİSK’TEN AÇIKLAMA “ACIMIZ BÜYÜK”
11:35 - İŞÇİ SINIFININ ACI GÜNÜ
13:45 - CHP’DE 105 BAŞKAN ADAYI BELLİ OLDU
10:59 - AZİZ KOCAOĞLU ADAY OLMAYACAK
09:50 - KILIÇDAROĞLU 04.00’TE KONUŞTU
06:57 - REİNA KATİLİ YAKALANDI
20:18 - BAYKAL’DAN TBMM’DE TARİHİ UYARI
12:04 - CHP’Lİ BAŞKANLAR REİNA’NIN ÖNÜNDE
19:27 - KILIÇDAROĞLU’NA SUİKAST UYARISI
09:33 - KLIÇDAROĞLU’NDAN NET YANITLAR
ATATÜRK KELİMESİNİ TELAFFUZ ETMEK!/Sait TEMUR
Ben, İlkokula “Atatürkçü” bir okul müdürünün sayesinde kaydoldum, (Okul müdürümüz Alim Çelik, beni okula göndermek istemeyen rahmetli babamı zorla ikna ederek benim okul kaydımı yaptırmıştı) “Atatürkçü” bir öğretmenden de beş yıl eğitim alarak hayata atıldım.
Ardahan’nın Dedegül köyündeki “Dedegül İlkokulu’nun” müdürü Alim Çelik ve beş yıl sınıf öğretmenliğimizi yapan, bizi hayata hazırlayan Öğretmenimiz ise Uçhan Güney’di.
İki değerli hocam da hayatta.
Belirli zamanlarda ziyaret edip ellerini öptüğüm değerli eğitim emekçilerine sağlıklı ömürler diliyorum.
Ben Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ilk olarak bu iki değerli öğretmenimden öğrendiğim gibi Atatürk’ün benim için başka bir tarifi olmadı ve olmayacak.
Gelelim yazının asıl konusuna…
AKIL ALIR GİBİ DEĞİL…
Başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere AKP yöneticilerinin bile “Atatürk” demeye başladığı bir dönemde Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet Halk Partisinin il başkanı “Atatürk” adını tartışmaya açıyor.
BU ISRAR NİYE?
Sayın il başkanı eleştiriler gelince de bir sayfalık “Kamuoyuna” diye başlayan açıklama yapıyor. Yapıyor yapmasına ancak o bir sayfalık açıklamasında “Kişilerin isimlerinden bahsedilirken bunların belirli alışkanlıklar ile kategorize edilmesine karşıyım.Yıllardır kullandığım gibi bu şekilde ifade etmek,kendimi ait hissettiğim bir ifade olduğu için tercih ediyorum” gibi anlaşılmaz cümleler kurarak yanlışta ısrar ediyor.
Söz konusu olan “Kişiler” değil “Mustafa Kemal Atatürk…”
Sayın il başkanı kendisini haklı çıkarmak için konuyu karambole getirerek “Kişilerden” bahsediyor. Hiç konuşmasa daha iyi.
NE GETİRDİ, NE GÖTÜRDÜ
“Atatürk” adını “Gazi Mustafa Kemal’den” ayırmanın, bu yersiz, zamansız ve gereksiz tartışmanın ne gereği vardı?
Atatürk kelimesini ağzına almayan yandaş medyaya malzeme verip kendini, partini ve ebedi liderimizi tartışmaya açmaktan öteye gidemedin.
Üstelik her geçen gün farklı yerlerden peş peşe gelen Atatürk’e hakaret haberlerine tuz biber ekmekten başka ne işe yaradı?
CAMBAZA BAK!
Sayın il başkanı yaptığı açıklamada “İstanbul Zaferinden” bahsedip Türkiye genelinde iktidar hedefi koyuyor. Bu iddia tam bir çarpıtma ve konuyu gölgelemektir.
HANGİ ZAFER?
2019 seçimlerinde İstanbulda 39 ilçeden 25’ini alıp İBB Meclisinde çoğunluğu sağlasaydık Zafer olurdu.
Seçimden önce CHP’li 14 belediye vardı yine 14…
İttifakın desteğini kenara koyduğunuzda CHP’nin oy oranında artış var mı? Yok… hangi Zafer!
REFERANDUM BAŞARISI
2017 yılında yapılan Anayasa oylamasında CHP İstanbul il örgütü, dönemin il başkanı Cemal Canpolat’ın öncülüğünde İstanbul’da %51,35 ile “Hayır” çıkarmıştı. (Sayın il başkanı da o dönem PM üyesiydi) Üstelik başka partilerle resmî bir ittifak söz konusu değildi.
2019 yerel seçimlerinde bu oranın altına düşüp zaferden sözetmeyi de anlamak mümkün değil.
Sonuç olarak temennim şudur;
Sayın il başkanı bu gibi boş tartışmalar açmak yerine tıpkı önceki dönem il başkanı Cemal Canpolat’ın yaptığı gibi kentin varoşlarında unutulmuş, ötekileştirilmiş, AKP saflarına itilmiş insanlara ulaşsın, örgütlesin, iktidar olmak için projeler üretsin.